Hipotermide hayat kurtaran tavsiyeler
Merkezi vücut sıcaklığının 35 derecenin altına düşmesinin ‘hipotermi’ olarak adlandırıldığını belirten Medical Park Karadeniz Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. Nuh Kaya, “Vücut ısısının 32-35 derece arası hafif hipotermi, 28-32 derece arası orta, 28 derecenin altı ise derin hipotermi olarak tanımlanıyor. Hipotermisi olan hasta öncelikle soğuk ortamdan uzaklaştırılmalı, ıslak kıyafetleri çıkarılmalı ve üzeri kuru kıyafet veya battaniye ile örtülmelidir. Vücut ısı kayıplarının çoğu radyasyon yoluyla olduğu için ayrıca alüminyum folyo ve alüminyum battaniyelerle sarılmalıdır.
Medical Park Karadeniz Hastanesi İç Hastalıkları Kliniği Uzmanı Dr. Dr. Nuh Kaya, hipotermi ile ilgili açıklamalarda bulundu.
HİPOTERMİ NEDİR?
Hipotermiyi anlatan Dr. Kaya, “Merkezi vücut sıcaklığının 35 derecenin altına düşmesine hipotermi denir. Vücut ısısının 32-35 derecenin ortası hafif hipotermi, 28-32 derecenin ortası orta, 28 derecenin altı ise derin hipotermi olarak tanımlanır. Kaza veya afetler nedeniyle olumsuz iklim koşullarında uzun süre kalınması durumunda birincil hipotermi (dağcılık, kayak, yüzme, kışın deprem vb.) veya ikincil hipotermi (merkezi sinir sistemi hasarı, ilaçlar, endokrin hastalıkları, böbrek ve karaciğer) termoregülasyon mekanizmalarının bozulduğu durumlar. eksiklikler vb.) oluşabilir”.
Vücudun hipotermiye karşı çeşitli telafi edici mekanizmaları olduğunu ancak bunların etkinliğinin sınırsız olmadığını belirten Uzm. Dr. Kaya şu bilgileri paylaştı:
“Hipotalamik düzenleme vücut ısısı 34 derecenin altına düştüğünde bozulmaya başlar ve 29 derecede tamamen kaybolur. Vazokonstriksiyon (damarların daralması) yaparak periferik (kalp dışındaki damarların) dolaşımını azaltmak, ortam sıcaklığındaki 4 dereceye kadar olan değişimlerin dengelenmesini sağlar. Diğer bir dengeleme sistemi olan titreme vücut ısısı 37 derecenin altına düştüğünde başlar, vücut ısısı 31 derecenin altına düştüğünde kaybolur. Titreme vücut ısısı üretimini üç kat artırabilse de vücut ısısını artırma açısından etkinliği düşüktür. Çünkü titreme ile ısı üretimindeki artış vücut yüzeylerine yakın bölgelerde meydana gelir ve bu nedenle üretilen ısının yaklaşık yüzde 75’i çevreye verilir.”
HAYAT TEHLİKESİ SÖZ KONUSU
Vücut ısısının 32 derecenin altına düşmediği hipoterminin nispeten güvenli olduğunu belirten Dr. tazminat mekanizmaları kademeli olarak devre dışı bırakılır. Bu durum ciddi anlamda yaşamı tehdit etmektedir. Ancak hipoterminin fizyolojik etkileri vücut ısısının düşme miktarına, düşük kaldığı süreye, düşme hızına ve diğer faktörlere bağlı olarak değişmektedir.
HİPOTERMİYE BAĞLI OLARAK METABOLİZMA YÜZÜ DÜŞÜR
Hipoterminin başlangıç döneminde titreme, kas aktivitesi ve kas sertleşmesine bağlı olarak metabolizma hızında artış olabileceğini belirten Uzm. Kaya, “Ancak hipotermi derinleştikçe metabolizma hızı düşüyor. Vücut ısısının 30 dereceye düşürülmesi oksijen tüketiminde yüzde 50, 20 dereceye düşürülmesi ise yüzde 80-90 oranında azalmaya neden oluyor. Dissemine intravasküler pıhtılaşma, ritim bozuklukları, bilinç değişiklikleri, sığ solunum, sindirim sistemi fonksiyonlarında azalma, kan viskozitesinde artış, trombosit fonksiyonunda ve sayısında azalma nedeniyle oluşur. Bu dönemde kullanılan ilaçların etki süresi de uzayabilir ve toksik seviyelere ulaşabilir.
ISLAK GİYSİLER MUTLAKA ÇIKARILMALIDIR
tecrübe. Dr. Kaya, hipotermisi olan bir bireye uygulanabilecek ilk yardım kuralları hakkında şunları söyledi:
“Hipotermi olan bireye yardım edilirken, hasta öncelikle soğuk ortamdan uzaklaştırılmalı, ıslak kıyafetleri çıkarılmalı ve üzeri kuru kıyafet veya battaniye ile örtülmelidir. Vücut ısı kayıplarının çoğu radyasyon yoluyla olduğu için ayrıca alüminyum folyo ve alüminyum battaniyelerle sarılmalıdır. Isı kayıplarının yüzde 50’den fazlası baş boyun bölgesinden olduğu için bu bölgelerin sarılması ve örtülmesi ihmal edilmemelidir. Oksijen maske ile uygulanmalı, alkol içermeyen ılık içecekler verilmelidir. Hipotermiye sıklıkla sıvı kaybı ve düşük kan basıncı eşlik ettiğinden, damar yolundan hemen ısıtılmış serum (izotonik) başlanmalıdır. Bununla birlikte, hipotermi sırasında aritmi üretme potansiyellerinin artması nedeniyle vazokonstriktörlerin kullanımından kaçınılmalıdır.
İLAÇ KULLANIMINDAN KAÇINILMALIDIR
Hipotermik hastalarda sıklıkla hiperglisemi (kan şekerinde yükselme) görülmesine rağmen insülin kullanımından da kaçınılması gerektiğini vurgulayan Prof. Nuh Kaya, “Hipotermi insülin direncine neden olur. Bu ortamda insülin kullanıldığında kan şekerinde belirgin bir düşüş olmazken, biriken insülin vücut ısısının yükselmesi ile belirgin hipoglisemiye (kişinin kan şekeri seviyesinin normal değerlerin altına düşmesi) neden olabilir. Problem verilecek tüm ilaçlar için geçerli olduğu gibi hipotermik dönemde mümkün olduğunca ilaç kullanımından kaçınılmalı, verilmesi gereken ilaçlar mümkün olan en düşük dozda verilmelidir.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı